Kriz Yönetimi

Kriz ve kriz yönetimine dair bilgiler yer almaktadır. Ekonomik krizler, iflaslar ve insanların kriz yönetimi sürecinde yaşadığı deneyim ve problemler işlenmiştir. Riskler.

Kriz'e dair bir çok konuyu burada bulabilirsiniz

Karşılıksız çek sayısı 20 milyona ulaştı

Karşılıksız çek adedi, geçen yıl 2 milyona yaklaştı. Karşılıksız çıkan çek tutarı da 17 milyar 681 milyon TL'ye çıktı.

Adalet Bakanı Sadullah Ergin, CHP Antalya Milletvekili Hüsnü Çöllü'nün, ''karşılıksız çek ve protestolu senet sayısına'' ilişkin yazılı soru önergesini Merkez Bankasının bilgi notuyla yanıtladı.

Buna göre, 2007 yılında karşılıksız çıkan çek adedi 1 milyon 324 bin 664, tutarı ise 11 milyar 728 milyon 488 bin TL; 2008'de 1 milyon 537 bin 194, tutarı ise 15 milyar 742 milyon 589 bin TL olarak gerçekleşti.

Karşılıksız çıkan çek adedi sayısı 2009'da, 2 yıl öncesine göre yüzde 44 artışla, 1 milyon 910 bin 650'ye yükseldi. Tutar olarak da yüzde 50 artarak, 17 milyar 681 milyon 230 bin TL'ye çıktı.

İstihdam paketinde işsizin adı yok!

İktisatçı Mustafa Sönmez, istihdamın kalıcı hale getirilmesi gerektiğine dikkat çekerek, "İşgücü büyüyor, istihdam yok. Dolayısıyla, yeniden tarım ve hayvancılığa ivme kazandırmadan, sanayiyi yeni istihdam sağlayan bir öğe yapmadan, devletin istihdam sağlamasını yeniden çevirmeden fazla bir yol alamayız" uyarısında bulundu.

Ekonomist Uğur Civelek ise ülkede halkın değil, borç verenlerin çıkarlarına göre belirlenmiş politikalarda bir değişiklik olmadığı sürece işsizliğin kalıcı olarak azalmasını beklemenin gerçekçi olmayacağının altını çizdi.

Hükümetin hazırlıklarını sürdürdüğü yeni istihdam paketinin detayları ortaya çıkmaya başladı. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer'in Haziran ortasında tamamlanacağını açıkladığı paket, önceki ikisi gibi istihdam teşviki kisvesi altında patronlara destek sunmayı hedefliyor. Hükümet tarafından sunulan paket kapsamında "işveren, işletme, girişimcilere destek" vb. başlıklar yer alırken, işçi ve işsizlere yönelik herhangi bir vurgu bulunmuyor.

“Haftada dört değil, altı gün çalışıyoruz”

Türkiye’deki yüzüncü yılını kutlayan Bosch’un Türkiye temsilcisi Hermann Butz 2010’dan umutlu. Krizde çalışma günlerini düşüren şirket yeniden bol mesaili günlerine döndü. Yakın dönemde ise işe alımlar gündemde.

Bundan tam bir asır önce motorlu bisiklet, tekne ve otomobillerde kullanılan manyeto üretmek için Türkiye pazarına giren Alman Bosch Grubu, yüzüncü yılında 1.4 milyara ulaşan ciro ve 8 bini aşkın çalışanıyla yalnızca yurtiçine yönelik üretimle değil ihracatta da ciddi pay sahibi. Türkiye’de elde ettiği cironun neredeyse yarısını ihracattan sağlayan firmanın küresel krizden etkilenmediğini söylemek mümkün değil. Zira geçen yıla oranla cirosunda yüzde 16 düşüş yaşayan şirket çalışan sayısını da 2009’da 8 bin 400’den 8 bin 250’ye indirmiş.

Piyasalar olumlu ekonomik verilerle yükseliyor

ABD'den gelen olumlu ekonomik verilerle artan yatırımcı güveni yaklaşık bir aydır süren düşüş dalgasından sonra küresel piyasalarda toparlanma getirdi. İçerde de İMKB yaklaşık yüzde 2 yukarda bulunuyor.

ABD'de, konut sektöründe Perşembe günü beklenenden iyi gelen veriler ile hızlı yükselen borsaların yarattığı olumlu hava ardından Asya ve Avrupa piyasalarını da sürükledi.

Wall Street'teki yükselişler yüzde 2'yi aşarken, Japonya'da Nikkei 225 Endeksi yüzde 3.2 yükseldi. Güney Kore ve Hong Kong'un gösterge endeksleri de yine yüzde 2'ye yaklaşan oranda değer kazandı.

Sigorta şirketlerinin anlaşması sonuçsuz

İngiliz sigorta şirketi Prudential, ABD'li American International Group'un (AIG) Asya birimi AIA'yı satın almak için telaffuz ettiği ilk rakamdan aşağıda olan ikinci teklifinin reddedilmesi üzerine anlaşmadan çekildiğini açıkladı.

Prudential, AIG'ye daha önce verdiği 35.5 milyar dolar tutarındaki ilk teklifi, bozulan piyasa koşullarını gerekçe göstererek 30.38 milyar dolara çekmiş ancak bu teklifi, AIG'nin yönetimi kurulu tarafından kabul edilmemişti.

AIG Yönetim Kurulu daha önce Prudential'in teklifini 2'ye karşı 10 oyla reddetmiş ve bu satışın yerine AIA hisselerinin bir kısmının Asya’da bir borsada halka arz edilmesi kararını desteklemişti.

Karpuz yüzde 70 ucuzladı

Adana ve çevresinde, ilk hasat döneminde dekarı 2 bin 500 ve 3 bin TL arasında değişen karpuzun fiyatının bin TL'ye kadar gerilediği bildirildi.

Seyhan Ziraat Odası Başkanı Süleyman Girmen, Adana ve çevresindeki karpuz üretiminin yıllık 800 ve 1 milyon ton arasında değiştiğini bunun da Türkiye üretiminin yaklaşık dörtte birini oluşturduğunu söyledi.

Türkiye'de, ilk ürün hasadının Adana'nın Karataş ilçesine bağlı Tuzla beldesindeki kumul alanlarda yapıldığını ifade eden Girmen “Tuzla ve daha sonra daha farklı yerlerdeki tarlalarda üretilen ilk ürünler dekar başına 2 bin 500 ve 3 bin TL arasında alıcı buldu. Ancak hasat yoğunluğuyla birlikte tarladaki ürünün fiyatı yüzde 70 ucuzlayarak dekarda bin TL'ye kadar düştü. Toptan fiyatı ise 25 ve 35 kuruş arasında işlem görüyor” dedi.

Enflasyonda düşüş sürprizi

Türkiye İstatistik Kurumu, mayıs ayı enflasyon rakamlarını açıkladı. TÜFE mayıs ayında yüzde 0.36, ÜFE ise yüzde 1.15 geriledi. Sürpriz düşüş ağırlıklı olarak gıdadan kaynaklandı.

Piyasadaki beklentiler ise TÜFE'nin yüzde 0.40, ÜFE'nin yüzde 0.52 artacağı yönündeydi.

Öte yandan TÜİK'e göre, Mayıs ayı itibariyle yıllık enflasyon TÜFE'de yüzde 9,10, ÜFE'de yüzde 9,21 arttı. Beş aylık enflasyon ise TÜFE'de yüzde 4,17, ÜFE'de yüzde 5,47 düzeyinde gerçekleşti.

Doların ateşi yükseldi

Euro'nun dolar karşısında değer kaybetmesiyle beraber dolar 1.60 TL seviyelerine kadar yükseldi. Uzmanlar ne öneriyor?

Euro dolar karşısında 1.2054'le Mart 2006'dan bu yana en düşük seviyesinde. Pariteye bağlı olarak dolar serbest piyasada 1.60 TL seviyesine kadar yükseldi. Euro cephesinde ise 1.9250 TL seviyesine kadar geriledi. İMKB'de de satışların yoğunluğu nedeniyle endeks ortalama olarak 1.43 civarında değer kaybı yaşadı. Borsadaki değer kayıplarının nedeni Euro-dolar paritesi ve Anayasa değişikliğinden dolayı olduğu piyasalarda konuşuluyor.

Macaristan'ın yardım çığlığı Avrupa'yı sarstı. Macaristan borsası kayıpların daha da ağır olmaması için borsasını bugün işleme kapattı.

TÜSİAD üyeleri 1 yılda 350 bin kişiyi işe aldı

Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği(TÜSİAD) Başkanı Ümit Boyner bir süredir kamuoyunda işsizlikle mücadele ile ilgili çeşitli öneriler geliştirildiğini belirterek, önerilerin iktisadi temellere dayanmasına çok dikkat edilmesi gerektiğini vurguladı.

TÜSİAD olarak, kayıtlı istihdamın yaklaşık yarısını gerçekleştirdiklerini ve bundan gurur duyduklarını ifade eden Boyner, TÜSİAD üyelerinin krizin dip dönemi olan 2009’un 1. çeyreğinden bu yana 350 bin yeni istihdam yarattığını vurguladı. Kalıcı istihdam yaratmanın maalesef kısa yolunun kestirme yolunun bulunmadığını dile getiren Boyner, “Ne kendimiz aldatalım ne de vatandaşlarımızı. Yarattığımız istihdamın artık yapısallık arz eden stok işsizliğe faydası yok. Çünkü Türkiye’nin genç nüfusu ile birlikte her yıl iş talebi rakamları büyüyor. Bu rakamlarla birlikte yapısal işsizliğe çare üretemiyoruz” dedi.

Yabancılar borsada cirit atıyor

Yabancıların İMKB'de yaptıkları işlemlerin hacmi Mayıs ayında geçen yılın aynı ayına göre yüzde 32 oranında artarak 11 milyar 229.4 milyon dolara ulaştı. Geçen yıl Mayıs ayında 280 milyon dolar net alımla sonuçlanan yabancı işlemleri, bu yıl Mayıs'ta 422 milyon dolar net alım olarak gerçekleşti. Mayıs'ta İMKB'de yabancı alımları yüzde 23.1 artışla 4 milyar 390.6 milyon dolara, yabancı satışları yüzde 41.7 artarak 5 milyar 826 milyon dolara yükseldi.

ANKA'nın İMKB verilerinden yaptığı belirlemeye göre, Mayıs ayında geçen yılın aynı ayına göre yabancıların alış işlemleri yüzde 23.1 artarak 5 milyar 403.5 milyon dolara çıktı. Aynı dönemde satış işlemleri yüzde 41.7 artarak 5 milyar 825.9 milyon dolara ulaşınca, yabancıların işlem hacmi de yüzde 32.1 artarak 8 milyar 501 milyon dolardan 11 milyar 229.4 milyon dolara çıktı. Geçen yıl Mayıs'ta 280 milyon 197 bin dolar net alımla sonuçlanan yabancı işlemleri, bu yıl Mayıs'ta ise 422 milyon 334 bin dolarlık net satım olarak gerçekleşti. 2009 yılının son çeyreğinde ve 2010 yılı Ocak ayında net alım olarak gerçekleşen yabancı işlemleri, Şubat'ta 365 milyon dolarlık net satım, Mart'ta 576 milyon dolarlık net alım, Nisan'da 76 milyon dolarlık net alım olarak gerçekleşmişti.
Yabancıların alım işlemleri yüzde 31 artıyor.

Ekonomide güçlü bir Türkiye’ye ihtiyaç var

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM)Başkanı Mehmet Büyükekşi, İsrail'le yaşanan krizin güçlü bir Türkiye'ye ihtiyaç olduğunu gösterdiğini belirterek, "Bu nedenle, daha fazla ihracat yaparak, daha güçlü bir ekonomi yaratmamız gerekir. "dedi.

Rixos Otel'de gerçekleştirilen TİM 17. Olağan Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada, dünya tarihinin en büyük ekonomik krizini Türk üreticisinin başarıyla atlattığını söyleyen Mehmet Büyükekşi, bu yılın ilk beş ayında ihracatın yüzde 24 arttığını, bu artışın yıl sonuna kadar 250 bin kişilik istihdam meydana getireceğini ifade etti. Büyükekşi, İsrail'in Gazze'ye yardım götüren gemilere yönelik saldırısını da sert bir dille eleştirdi. Genel kurulun son derece büyük bir acının gölgesinde yapıldığına işaret eden Büyükekşi, "İçimiz yanıyor. Fütursuz, haksız, vicdansız bir eylemle, gerçek bir haydutlukla karşı karşıyız. Bu haydutluk, bizi yalnızca, asrımızın en büyük dış politika krizlerinden birisi ile karşı karşıya bırakmadı. Aynı zamanda, dünyanın vicdanı rehin aldı. "dedi.

Kriz, bor madenini de vurdu

Dünyada 2002 yılından bu yana artış eğiliminde olan bor ürünlerine talep, ekonomik kriz nedeniyle ciddi azalma gösterdi. Dünya bor tüketimi 2009 yılında bir önceki yıla göre yüzde 26,3 azalarak 2,9 milyon tona geriledi.

Dünya genelinde 2002 yılından bu yana artış eğiliminde olan bor ürünlerine talep, ekonomik kriz nedeniyle ciddi azalma gösterirken ETİ Maden'in bor satışları da yüzde 16 azaldı. Eti Maden'in geçen yıl bor ürünlerinden elde ettiği satış geliri, 435 milyon doları ihracat olmak üzere 451 milyon dolar olarak gerçekleşti.

Eti Maden İşletmeleri Genel Müdürlüğü'nce hazırlanan ''Bor Sektör Raporu''ndan derlenen bilgilere göre, bor ürünlerine olan talep, ekonomik krizin etkisini gösterdiği 2008 yılının son çeyreğinden itibaren düşmeye başladı ve 2009 yılının ilk iki çeyreğinde en düşük seviyelerine ulaştı. Bor madenine talep, 2009 yılının ikinci yarısında ise genel ekonomik düzelme doğrultusunda iyileşme eğilimine girdi.

Altın ve dolar coştu

Dolar 1.61 TL ile son 13 ayın en yüksek seviyesine çıktı. Altının ons fiyatı da uluslararası piyasalarda 1.252 doları görerek yeni bir rekor kırdı.

DOLAR...

Serbest piyasada dolar bugün 1.61 TL ile son 13 ayın en yüksek seviyesine çıktı.

Piyasanın kapanışı itibariyle Kapalıçarşı'da 1.6030 liradan alınan dolar 1.6090 liradan, 1.9140 liradan alınan euro 1.9190 liradan satılıyor.

Serbest piyasada dün kapanışta 1.6070 lira olan dolar güne 1.6030 liradan, 1.9180 lira olan euro 1.9200 liradan başlamıştı.

Enflasyon beklentisi geriledi

Merkez Bankası'nın anketine göre, 2010 yılı sonu enflasyon beklentisi, haziran ayının birinci döneminde yüzde 8,10'a geriledi.

Cari ayın tüketici fiyatları endeksi (TÜFE) beklentisi haziran ayının birinci anketinde yüzde 0,61'den yüzde 0,17'ye indi.

Merkez Bankası'nın, mali ve reel sektörde karar alıcı ve uzman kişilerle profesyonellerin beklentilerini saptamaya yönelik her ay iki kez düzenlediği beklenti anketinin haziran ayının birinci dönem sonuçları açıklandı.

Buna göre, gelecek ayın TÜFE beklentisi yüzde 0,23'ten yüzde 0,17'ye geriledi, iki ay sonrasının TÜFE beklentisi de yüzde 0,21'den yüzde 0,22'ye çıktı.

‘Et ithalatı çözüm değil’

Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı (TEPAV), artan et fiyatlarına karşılık et ithal etmenin çözüm olmadığını, daha büyük bir krizin yaşanmaması için piyasanın düzenlenmesi gerektiğini bildirdi.

Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı (TEPAV), artan et fiyatlarına karşılık et ithal etmenin çözüm olmadığını, daha büyük bir krizin yaşanmaması için piyasanın düzenlenmesi gerektiğini bildirdi. TEPAV Ekonomi Politikaları Analisti Sarp Kalkan Araştırmacı ile Hüseyin Ekrem Cünedioğlu tarafından hazırlanan, ''Et fiyatlarındaki artışa nasıl bakılmalı?'' başlıklı politika notu yayımlandı.

Notta son dönemde et fiyatlarında yaşanan artışın 2007 yılında yapılan politika hatalarından kaynaklandığı belirtilerek, et fiyatlarını yem ve süt fiyatlarıyla birlikte incelemek gerektiği ifade edildi. Türkiye'de yem fiyatıyla süt fiyatı arasındaki dengenin kırmızı et arzında belirleyici olduğuna dikkat çekilerek, şöyle denildi: