E

EFEKTİF DÖVİZ :
Merkez Bankasınca alım ve satımı yapılan ve Türk lirası olarak kurları belirlenen yabancı ülkelere ait kağıt paradır.

EFEKTİF TALEP (EFFECTIVE DEMAND) :
Ekonomide, çeşitli mal ve hizmetleri satınalmak amacıyla harcanmış paradır. Ayrıca satınalma gücü ile mevcut olan talep anlamına da gelmektedir.

EFT (ELECTRONIC FOND TRANSFER ):
Bankalararası TL fon akışının düzenlenmesi amacıyla kullanılan ulusal bir ödeme ağıdır. Başka bir deyişle bankalararası para transferi denebilir.

EK İTHALAT VERGİSİ (IMPORT-SURCHARGE) :
Döviz kurundaki istikrarı sağlamak ve ödemeler dengesi açığını kapatmak için konulan ek vergilerdir.

EKONOMETRİ (ECONOMETRICS) :
İstatistik ve matematikten yararlanmak suretiyle, ekonomik olayların ölçülmesini sağlayan bir iktisat dalıdır. Ekonomik sorunlar önce kuramsal düzeyde incelenir ve belirli matematiksel bir modele yerleştirilir. Bu modelde bulunan değişkenler istatistiksel yöntemler uygulanarak hesaplanır ve veriler arasında fark olduğu takdirde, bu farkın nedenleri araştırılır.

EKONOMİ (ECONOMY, ECONOMICS) :
Genel olarak ekonomi, sonsuz ihtiyaçları olan insan ile bu ihtiyaçları sağlamaya elverişli doğa arasındaki geçerli ilişkileri araştıran bilimdir.

EKONOMİK (ECONOMIC) :
Kaynakların en düşük maliyet ve en yüksek fayda sağlayacak biçimde kullanılmasıdır.

EKONOMİK BÜYÜME (ECONOMIC GROWTH) :
Belirli bir amaç doğrultusunda, birçok bakımdan ölçülebilen ve çoğunlukla ekonomideki üretim kapasitesinde olan artışı ifade etmek için kullanılan bir kavramdır. Ekonomik büyüme, toplam sanayi ürünü olarak büyüme, milli gelir toplam milli hasıladaki artış veya kişi başına düşen ürün miktarındaki artış şeklinde birçok bakımdan ölçülebilir. Ekonomik büyümenin ölçüm yollarından hangisinin daha verimli olduğu, ölçümün hangi amaçla yapıldığına bağlıdır.

EKONOMİK RANT (ECONOMIC RENT) :
Üretim faktörünün üretime sağladığı yararın üzerinde gerçekleşen ödemedir. Iki çeşit rant mevcuttur. Tüketici rantı, tüketicinin malı satın alma sürecinde, almayı düşündüğü fiyatın altında almasıdır. Üretici rantı ise, üreticinin malını istediği fiyattan yukarıya satması ile gerçekletir.

EKSİK DEĞERLENMİŞ PARA (UNDER VALUED CURRENCY) :
Eksik değerlenmiş para, yabancı para cinsinden değeri, serbest piyasa değerine veya uzun dönem içerisinde ulaşacağı değere göre düşük olan paradır. Mili paranın aşırı eksiltilmesi ya da değerlendirilmesi dış ticaret politikasında bir değişim uygulamasıdır. Paranın aşırı değerlendirilmesi ile, ithalat ucuzlarken, ihracat pahalılaşır. Develüasyonla da, ihracatın artırılması ve ithalatın azaltılması hedeflenmektedir.

EKSİK REKABET (INCOMPLETE COMPETITION) :
Firmaların fiyatları bir dereceye kadar etkileyebildikleri rekabet durumudur. Bu durumda, piyasa tam rekabet yapısından çıkar. Eksik rekabet, tam rekabet ve monopol yapı arasındaki tüm durumlarda geçerlidir.

EMEK ARZI (LABOR SUPPLY) :
Toplam nüfus içerisinden, ekonomik faaliyetlere katılmak isteyenlerin sayısıdır. Emek arzı, nüfusa, bu nüfus içerisinde çalışmak isteyenlerin sayısına ve bu kişilerin çalıştıkları saat sayısına göre farklılık gösterir.

EMEK DEVİR ORANI (LABOR TURNOVER) :
Bir firmadan belirli bir dönemde, kendi istekleri veya başka bir sebeple çıkartılmış işçi sayısının, firmada çalışan işçi sayısına oranıdır. Emek devir oranı ne kadar yüksekse, firma için işgücü maliyeti de o kadar büyüktür.

EMEK PİYASASI (LABOR MARKET) :
Çalışma koşulları ile ücretlerin belirlendiği piyasadır.

EMİR İYİLEŞTİRMESİ (ORDER IMPROVEMENT) :
Alış emirlerinde fiyatların yukarıya, satış emirlerinde aşağıya çekilerek fiyat önceliğinin değiştirilmesidir.

EMİRLERDE GEÇERLİLİK SÜRESİ :
Borsa emirlerinin geçerlilik süresi bir tam gün (2 seans) olarak belirlenmiştir.

EMİSYON (ISSUE -OF BANK-NOTES, SECURITIES, BILLS, ETC.-) :
Hisse senedi, kağıt para, tahvil gibi değerlerin ilk kez piyasaya sürülmesidir. Tek başına kullanıldığında ise, genellikle devletin yetki verdiği bankaların piyasaya kağıt çıkarması anlamına gelmektedir.

EMİSYON HACMİ (BANK-NOTES ISSUED) :
Devletin yetkili kıldığı banka tarafından piyasaya sürülmüş toplam kağıt para miktarıdır.

ENDEKS SAYILARI (INDEX NUMBERS) :
Belirli bir yıl ile baz alınan yıl arasında geçen süre içinde fiyat, maliyet gibi konularda gerçekleşen değişimleri gösteren sayılardır. Tüketici fiyat endeksi, toptan eşya fiyat endeksi, sanayi üretim endeksi bunlara örnektir.

ENDEKSLİ TAHVİL (INDEX-LINKED BONDS) :
Enflasyonun tahvillerde yazılı değeri aşındırmasını önleyerek, tahvil sahiplerinin zarara uğramamaları için çıkartılan bir tahvil türüdür. Bu tip tahvillerde, ana para ve faizi altın, döviz gibi bir değer ölçüsüne bağlanarak, ödeme günü geldiğinde tahvilin değeri bu ölçülere göre saptanarak ödeme yapılır. Böylece tahvil sahibi enflasyondan etkilenmemit olur.

ENDOJEN VE EGZOJEN DEĞİŞKENLER (ENDOGENEOUS AND EXOGENEOUS VARIABLES) :
Endojen değişken, değeri modelin içerisinde belirlenip açıklanan; egzojen değişken ise değeri modele dışarıdan verilen değişkendir. "İçsel ve dışsal değişkenler" olarakta ifade ifade edilirler.

ENFLASYON (INFLATION) :
Bir ülkede fiyatlar genel seviyesinin sürekli yükselmesi, paranın satınalma gücünün sürekli azalması durumudur. Sürekli enflasyon ülkenin ekonomik, toplumsal olmak üzere bütün kesimini etkileyebilir.

ENFLASYON RİSKİ :
Enflasyon nedeniyle yatırımcı tarafından arzulanmayan bir reel getiri oranının gerçekleşme olasılığını ifade eder.

ENFLASYON SARMALI (INFLATION SPRIAL) :
Bir kez başladığında kendi kendini büyüterek gelişen enflasyondur. Bu gelişim şöyle gerçekleşmektedir: fiyatların artması maliyetlerin artmasına, bu da fiyat seviyesinin daha da artarak sürecin bu şeklide gelişmesine yol açar.

ENFLASYONİST AÇIK (INFLATIONARY GAP) :
Ekonomide mevcut toplam talebin toplam arzdan daha fazla olmasından dolayı ortaya çıkan açıktır. Böyle durumlarda, eğer toplam talep arz seviyesine indirilemezse veya toplam arz talebi karşılayacak kadar yükseltilemezse, fiyatlar yükselir.

ENVANTÖR (INVENTORY) :
Belirli bir tarihe ilişkin borç, alacak ve varlıkların miktarlarının ve değerlerinin, sayım, kontrol ve düzeltme yaparak saptanmasıdır.

ERGONOMİ (ERGONOMICS) :
İnsanın fiziksel gücünün üretimde kullanılması için gerekli koşulları inceleyen bilim dalıdır. Amacı, maksimum işgücü ve sermaye üretmek için en elverişli fiziksel ortamı sağlamaktır.

ESNEK ARZ (ELASTIC SUPPLY) :
Esnek arz, arzın fiyatta meydana gelen değişmelere rağmen, daha büyük oranda değişmemesi şeklinde tanımlanmaktadır.

ESNEK TALEP (ELASTIC DEMAND) :
Esnek talep, talebin fiyatta meydana gelen artış veya azalış neticesinde, fiyattan daha büyük oranda artması veya azalması şeklinde tanımlanmaktadır.

ESNEKLİK (ELASTICITY) :
Bir değişkenin diğer bir değişkendeki artma veya azalma karşısında gösterdiği duyarlıktır. Örneğin, bir malın fiyatı % 10 artarsa, o malın talebi de % 10 azalır. Fakat piyasa şartları her zaman böylesine normal bir esneklik göstermez.

EŞEL MOBİL (ESCALATOR PRINCIPLE) :
Eşel mobil, sabit gelirli kişilerin satınalma güçlerinin enflasyon dolayısıyla azalmasını önleyen bir sistemdir. Bu sisteme göre, belirli bir dönemde enflasyon % 50 artıyorsa, sabit gelirli kişilerin satın alma güçleri de % 50 oranında artmaktadır.

EURO :
Maastricht anlaşması uyarınca, gerekli kriterleri yerine getiren Avrupa Birliğine üye ülkelerin 1999 yılı itibariyle kaydi olarak kullanmaya başladığı para birimi. Daha sonraki dönemde dolaşıma da sürülmesi planlanan bu para birimi Avrupa Birliğine üye tüm ülkelerin ortak para birimi haline gelecek.

EUROCHEQUE :
Avrupada nakit kullanmadan alışveriş imkânı sağlayan, çek ile ödeme sistemi.

EURO TAHVİL (EUROBOND) :
Uzun vadeli ve sabit faizli olup, uluslararası piyasalarda alım satımı yapılabilen uluslararası bir menkul değerdir. Bu tip tahvillerin ulusal piyasada mevcut menkul kıymetler borsasında kote edilme gibi bir zorunluluğu yoktur. Euro-tahvillerin işlem gördüğü yâni alım-satımının yapıldığı piyasaya euro-tahvil piyasası denilmektedir.

EVALÜASYON :
Bankaların kayıtlarında sabit kur üzerinden geçirilen dövizlerin her ay sonunda geçerli cari kura göre düzenlenmesi işlemidir.

EXIMBANK (EXPORT-IMPORT BANK) :
İhracatta kredi kolaylıkları sağlayan, ithalat ve ihracatta uzmanlaşmış finansal bir kurumdur.
Finans Sözlügü